Soğanın olmadığı bir hayat düşünemiyorum açıkcası. Yıllardan beri kokusundan dolayı ihtiyatlı yaklaştığımız soğan, yemeklerimizin, salatalarımızın, mezelerimizin olmazsa olmazı. Şöyle tariflere bir baktığımda genelde her yemekte soğan mevcut ama yemeklerden soğan yahnisi ve soğan halkası, salatalardan ise gavurdağı ve çoban salatası soğanın öne çıktığı tarifler olarak karşımıza çıkıyor. Gerçi şimdi kızdım kendime nasıl sumaklı soğan salatasını unutursun ? diye.. Özellikle balığın yanına çok yakıştırıyorum. İnanılmaz.. Neyse konuyu dağıtmadan :) tarifimiz oldukça basit bir tarif gibi görünmesine karşın soğanları yakmadan kısık ateşte kavurma vb. durumlar sizi hafifçe yorabilir ama inanın sonunda herşeye değecek. Daha önce de dile getirdiğim üzere basit , iyi malzemelerle hazırlanmış tarifleri çok seviyorum.. Bazen yemekleri de hayat gibi karmaşık hale getirip içinden çıkamıyor muyuz acaba diye düşünmeden edemiyorum :) Bu arada bu tarifin Osmanlı muftağına ait olduğu söyleniyor ama ne derece doğru bilmiyorum. Bu soğuk günlerde, lezzetinin yanısıra antibiyotik etkisi olan soğanlı yemekleri bol bol kullanmayı ihmal etmeyin. Özellikle çocukların çok daha ihtiyacı var.
Malzemeler
- 3 adet büyük boy soğan
- 3 yumurta
- 1 yemek kaşığı tereyağ
- 1/2 tatlı kaşığı tuz
- 1 çay kaşığı pul biber
- 1 çay kaşığı karabiber
- 1 çay kaşığı kimyon
Yapılışı
1- Soğanları ayıklayıp piyazlık doğrayın.
2- Büyük bir yapışmaz tavaya yağı alıp, içine soğanları ekleyin ve şeffaflaşana kadar sık sık karıştırarak kavurun ( dikkat edin yanmasın )
3- Ocağın altını kısık ateşe getirin ve tuzunu ,baharatlarını ekleyip, karıştırmaya devam edin
4- Soğanlar iyice yumuşayınca ( kaşıkla soğan parçalarını zorlanmadan bölebiliyor olmanız gerekiyor ) yumurtalar için gözler açın ve yumurtaları kırın.
5- Yumurtalar pişince yemeğiniz hazırdır.
Not: Eğer isterseniz içine çeşni olarak çok az sucuk ya da pastırma ekleyebilirsiniz.
{ 0 comments… add one now }